MİHRİBAN MİRAP
1981 yılında İstanbul’da doğdu. 2005 yılında Yeditepe Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Plastik Sanatlar Bölümü’nden mezun oldu. Prof.Özdemir Altan, Prof.Zahit Büyükişliyen, Prof.Turan Aksoy ve Prof.Gülveli Kaya Atölyeleri’nde eğitim aldı. Çeşitli resim yarışmalarında eserleri sergilenmeye hak kazandı.
2011 yılında ilk kişisel sergisi Ben Böyle Görüyorum’u, 2013 yılında ikinci kişisel sergisi Şehir Makinesi’ni, 2017 yılında da üçünçü kişisel sergisi Zamansız Fenomen’i açtı. Sanatçı halen Yeditepe Üniversitesi’nde yüksek lisans eğitimine devam etmektedir. Ayrıca İstanbul’da bulunan atölyesinde resim yapmaya ve yurtiçinde, yurtdışında karma sergilere, çalıştaylara ve fuarlara katılmaya devam etmektedir. Sanatçının tez konusu, ‘Endüstri Devrimi ile Birlikte Kent Kültüründe Bireyin Modern Yaşam Algısının Sanata Yansıması’ olup, sanat çalışmalarıyla paralel bir içerik oluşturmaktadır.
ZAMANSIZ FENOMEN ÜZERİNE
Mihriban Mirap’ın “Zamansız Fenomen” adını koyduğu sergiye ait düşünce ve üretimlere bakıldığında, ortaya çıkan sosyo/kültürel sorgulama, bir yandan günümüz sosyolojisine; öte taraftan sanatın kültüre bakışı ve kültür üretimine katkısını izleme imkanı sunuyor bizlere.
Günümüzün estetiği ve ulaşılabilirliği, ekonominin, teknolojinin ve küreselleşmenin ortamında dolaşıma hızla çıkıyor. Bu hız yalnız tüketime ait bir durum değil. Bununla birlikte üretimde hızlı ve yeni önermeleri sunuyor. Önerilen estetik; moda ve mimarı, teknoloji ve hayat pratikleri, çevre ve merkez arasındaki iletişimi ve kimlikleri de beraberinde sürüklüyor. Bunun sonucunda melez kültür ortaya çıkıyor. Sanatçı yaşam alanında maruz kalınan “Estetik ve Yaşam biçimi” önermelerinin, hızlı form değişim evrimini, düne ait yaşam pratikleri veya nesneleri de henüz unutmamış belleği, zamanların iç içe geçme halinden aldığı ilhamı, kolajlarında plastikleştirmiştir. Hızla üst üste yığılan, yakın tarih arkeolojisi olarak adlandırabileceğimiz sosyal medya görsel havuzunu üretim sürecine dahil eden sanatçı, zamanını yakalayan ve yaşayan bir gözü bizimle paylaşıyor.
Çağdaş mit olan markaların kimlik önerisine bir başka dille yaklaşarak, o aurayı kabullenmiş sosyal medya fenomenlerinin taşıyıcısı olduğu estetiği (ürünü/modayı/formu) sanatçı burada değiştirerek kişinin tercihlerine müdahaleyi illüstrasyona başvurarak yeniden inşa ediyor. Öyle ki, buradaki sürpriz sadece bununla sınırlı değil. Mekâna önemli bir öğe olarak belirgin bir vurgu yapıyor. Dünyanın herhangi bir yerinde yer alan sokak fotoğraflarına, kolaj mantığıyla taşınan fenomenler, öte yandan sanayi üretiminin farklı zamanlarına ait bisikletler, arabalar ile heyecanı izleyici açısından yukarı çekiyor. Figürlerinde çocukluk, gençlik, aidiyet ve mekan/zaman üzerine düşünceleri derinleştirirken bir döneme ait olduğunu bildiğimiz süper kahramanlar farklı yorumlarla tekrar hatırlatılarak çağdaş mitleri, fenomen algısını, üst üste binmiş zamanın izlerini hatırlatıyor.
Sanatçının eserlerinde yer verdiği bütün figür, nesne, mekan ve diğer ifadeler bir bellek yoklaması yaparak, “Zamansız Fenomen” serisiyle gözlemini izleyiciyle paylaşıyor.
Haydar Akdağ